İç kulağın dengesini sağlayan yapılarında sorunlarla karakterize edilen bir iç kulak rahatsızlığıdır. Meniere hastalığı başlıca belirtileri arasında tekrarlayan baş dönmesi nöbetleri, işitme kaybı bulunur. Genellikle tek taraflı olarak ortaya çıkar ve saldırılar halinde gelip geçebilir. Hastalık, iç kulaktaki sıvı basıncının dengesizliği veya sıvının kimyasal yapısındaki değişikliklerle ilişkilendirilir.
Meniere Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Meniere hastalığı sırasında ani ve şiddetli baş dönmesi atakları yaşanabilir. Hasta genellikle çevresinde dönüyormuş gibi hisseder. İşitme kaybı, genellikle tek taraflı başlar ve ilerleyici olabilir. Başlangıçta ataklar arasında işitme normal olabilir. Kulakta çınlama, uğultu veya vızıltı gibi sesler duyulabilir.
Kulakta dolgunluk veya basınç hissi olabilir. Şiddetli baş dönmesi atakları sırasında mide bulantısı ve kusma görülebilir. Meniere hastalığı semptomları genellikle ataklar halinde ortaya çıkar. Ataklar arasında belirtiler hafifleyebilir veya geçici olarak kaybolabilir. Hastalığın şiddeti ve sıklığı kişiden kişiye değişebilir.
Meniere Hastalığı Neden Olur?
İç kulağın dengesini sağlayan endolimf sıvısında anormal bir birikim veya basınç değişiklikleri yol açabilir. İç kulakta doğuştan gelen veya sonradan oluşan yapısal sorunlar, meniere hastalığı ortaya çıkmasına katkıda bulunur. Bağışıklık sistemi ile ilgili problemler veya otoimmün reaksiyonlar, iç kulağın sağlığını etkileyerek yol açabilir.
Ailesel geçiş gösterebilir; yüksek riskli genler veya genetik faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. İç kulak kan damarlarında oluşan bazı problemler veya kan akışındaki değişiklikler hastalığa zemin hazırlayabilir. Nadiren de olsa, iç kulakta meydana gelen bazı enfeksiyonlar gelişiminde etkili olabilir. Kesin nedeni henüz tam olarak anlaşılamamıştır. Bu faktörler meniere hastalığı oluşumunda rol oynayan olası etkenler arasında yer alır.
Meniere Hastalığı Nasıl Teşhis Edilir?
Doktor, hastanın semptomları hakkında detaylı bir hikaye alır ve fizik muayene yapar. Bu, işitme kaybı, kulak çınlaması ve denge sorunları gibi belirtileri değerlendirmeye yardımcı olur. Hastanın işitme yeteneği, odyolojik testlerle değerlendirilir. Testler genellikle odyogram ve timpanometri gibi yöntemleri içerebilir. Doktor, denge sorunlarını değerlendirmek için vestibüler testler yapabilir. Testler arasında Romberg testi ve denge üzerine diğer özel testler bulunur.
Meniere hastalığı teşhisi için genellikle görüntüleme testleri (MRI gibi) yapılmasına gerek yoktur. Ancak, belirtiler başka bir sorunun işaretçisi olarak yorumlanırsa, doktor bu testleri ister. Hastalığın teşhisi için spesifik laboratuvar testleri bulunmamaktadır. Diğer olası nedenleri ekarte etmek için bazı kan testleri veya diğer laboratuvar testleri gerekir. Teşhis genellikle semptomların ve belirtilerin kombinasyonuna dayanır. Diğer olası nedenlerin ekarte edilmesini gerektirebilir. Bu nedenle, doğru teşhis için bir kulak burun boğaz uzmanına danışmak önemlidir.
Meniere Hastalığı Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Baş dönmesini ve diğer semptomları hafifletmek için kullanılan ilaçlar, hastalığın yönetiminde önemli bir rol oynar. Anti-vertigo ilaçlar, anti-histaminikler ve diüretikler bazı yaygın seçeneklerdir. Tuz alımının sınırlanması, iç kulağın iç basıncını azaltarak semptomların şiddetini azaltabilir. Bazı durumlarda, doktorlar tuz kısıtlaması önerebilir. İşitme kaybı yaşayan hastalar için işitsel rehabilitasyon tedavisi, işitme cihazı gibi çözümlerle işitsel destek sağlanır.
İç kulağa doğrudan ilaç verilmesini içeren infüzyon tedavileri, semptomların kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Meniere hastalığı ileri vakalarında, işitme kaybını azaltmak için cerrahi seçenekler değerlendirilir. Endolimfatik sıvı drenajı veya vestibüler sinir kesimi gibi işlemler bu amaçla kullanılabilir. Bazı hastalar, akupunktur gibi alternatif tıp yöntemlerinden fayda görebilirler. Ancak bu tür tedavilerin etkinliği hakkında kesin kanıtlar sınırlıdır. Tedavide uygun yöntem, hastanın semptomlarına, hastalığın şiddetine bağlı belirlenmelidir. Bu nedenle, tedavi planı her hasta için özelleştirilmiş olmalıdır.